Sayılı gün geldi geçti :(

Sayılı gün geldi geçti pazartesi iş başı yapıyorum :( Masal 5,5 aylık oldu tam.. Doğum öncesi son haftaya kadar çalıştım son haftamı saymazsak aktif bir hamilelik sürecei geçirdim.. Öyle olması için de zorladım kendimi açıkçası çünkü azçok tahmin ediyordum günlerin su gibi akıp geçeceğini.. 1 gün bile fazladan olsan bebeğimin yanında kar diyordum benim için..

Geçen yaz hiç tatil yapmadım mesela o sıcaklarda bile tam mesai çalıştım..neden? 3 hafta az mı hiç diil çok önemli ne gerek vardı ki tatile?

Bir önceki yazdan da kalan 1 haftam vardı..oooo... ne güzel..

süt iznimi haftalık kullanırım 4 gün işte 3 gün evde olurum diyordum yapamadım çok küçüktü bebeğim onu da toplu kullandım..

bi de doğum sonrası izni..

hepsini sayınca çok gibi geliyor dimi.. vay be diyorsun.. yok diil.. hepsi topu topu bu kadar tuttu işte.. 5,5 ay :((

hani anne sütü çok önemliydi ve bebek emiyorsa 6 ay sadece anne sütü verilmeli ve emzirilmeliydi.. Bu kanıtlanmış bir geröek dimi.. Ben bu kadar izinlerimi biriktirip sonuna kadar sömürdüğüm halde 6 aya yetiştiremedim, son 10 gündür de stok yapmaya çalışıyorum.. ya benim gibi yapamayıp da sadece yasal izni olan 8 haftayı kullananlar? ya işverenin tehditleri yüzünden 40 ı çıkınca işe dönmek zorunda kalanlar..

:(( Çok zor gerçekten kolay bir sürece girmeyeceğim eminim ama böylesinin daha doğru olacağına karar verdik babamızla beraber.. Bir süre enazından bu şekilde olacak.. İnşallah zaman bize beklediğimiz güzellikleri getirecek ve biz de daha da mutlu olacağız..

Bir süre yine yazmakta gecikebilirim malum iş yeri blogspota kapalı..Akşamlar da en değerli saatlerim olacak ama fırsat buldukça burda olacağım yine sizleri takip ediyor olacağım..

Herkese iyi haftasonları dilerken Şengül hanımın çekmiş olduğu fotoğraflarımızdan bazılarını paylaşıyım istedim..

İşte bizim kırmızı panjurlarımızdan içeri baktığınızda göreceğiniz çekirdek ailemiz;

Sevgiler..

İrmik Helvası Volume II

:)) Sizle daha önce Cafe Fernando' nun tarifi ile yapmış olduğumuz helvayı paylaşmıştım..Tabi herkesin damak tadına göre değişir ve ben Cenk'in tariflerini denemekten yapmaktan asla vazgeçmem ama bu tarif benim damak tadıma daha çok uydu sanki hem de yapımı daha kolay :)


Malzemeler; 1 paket tereyağ - 1 paket irmik - fıstık - 5 su bardağı şeker - 2,5 su bardağı süt - 2,5 su bardağı su

Yapılışı : tereyağını tencerede eritiyoruz irmik ve fıstıkları kavuruyoruz.. Ben bu sefer biraz fazla tutmuşum siz kendi zevkinize göre ayarlayabilirsiniz ama sıvıyı alınca rengi biraz açılıyor onu unutmayın.. İrmikler kavrulduktan sonra şekerimizi ekleyip birazcık daha çeviriyoruz.. Sonra suyu ve sütü ekliyoruz. Şöyle bir kaynamaya başlayınca ağzını kapatıp ocağı kısıyoruz ve suyunu çekene kadar pişiriyoruz. Piştikten sonra kapakla tencere arasına kağıt havlu sıkıştırıyoruz ki nemini alsın. Biraz bu şekilde demlendiriyoruz..


Eğer isterseniz servis yaparken kaseye biraz helva koyduktan sonra arasına dondurma üzerine tekrar helva koyup ters çevirebilirsiniz :)

Bizim bu sefer fıstığımız kalmamış evde dondurmamız da yoktu gayet yalın oldu ama yine de güzeldi :)

Ayva Tatlısı..

Geçenlerde bahsetmiştim ama yazmaya fırsatım olamamıştı.. Annemler Balıkesir' e döndü biz de kızımla babannelerde misafirlikteyiz bugünlerde :) Keyfimiz iyi tabi herkes başında küçük hanımın..

Sizle hazır ayvaların tam zamanıyken tatlımı paylaşmak istiyorum.. Aslında çok bir şey yok herkes kendine ve porsiyonuna göre uyarlayabilir bu tarifi.. Ayva başı 200gr şeker koyuyorum ve ayvaların yarısına kadar su koyup pişiriyorum başlangıçta bir süre ağzı kapalı pişiriyorum ben.. Bir de ayvaların çekirdeklerini çıkarıp içine atıyorum ki rengini versin çünkü gıda boyası kullanmayı sevmiyorum.. Son yaptığımız tatlı da artık ayvanın cinsindenmidir nedir pek bi güzel oldu rengi.. Üstüne ister ceviz ister kaymak.. Şimdiden afiyet olsun :)

Sevgiler..

Sadece Biraz Saygı !!

evet sadece biraz saygı istiyorum.. biraz önce annemle alışveriş merkezlerinden birinden döndük.. Aslında haftasonları çok gitmemeye çalışıyorum, çok kalabalık oluyor diye ama bir şekilde insan mecbur kalıyor bişi vesile oluyor gidiyor.. Hem yakında çalışmaya başlayınca mecburen sadece haftasonlarım olacak.. Doğal olarak Masal da bizimle ve de PUSET le geldi..

Hiç bu kadar tahmin edemezdim alışveriş merkezlerinde asansörlerin bize kabus olacağını.. İşim gereği haftanın 2-3 günü sürekli AVM lerde geziyordum ve daha önce hiç asansör kullandığımı da hatırlamam.. bilmem bile neresindedir asansörü bir çoğunun.. Hamileliğimin son haftasına kadar da hem çalıştım hem de gezdim, yine de kullanmadım asansörleri, aklıma bile gelmedi.. Ama çocuk olunca insan mecbur öğreniyormuş çünkü pusetle merdivenden çıkmak hem tehlikeli hem yasak.. Ama yurdum insanı ne meraklıymış asansöre.. Ben mecbur olduğum halde beklerken sıkılıyorum, bakıyorum gayet sağlıklı beyler bayanlar hiç sıkılmıyor hatta lise talebeleri.. Ve de orda yazmasına rağmen engelli, hamile, yaşlı ve çocuklulara öncelik verin diye bizler inenlere yol vermeye çalışırken aman inenin yerine hemen biniyim diye resmen mücadele ediyorlar. Madem sağlıklı düşünecek bir kafa ve ruh yapınız yok enazından biz sizi uyarınca nazikçe özür dileyin de bize izin verin sonuçta insanlık hali düşünememiş olabilirsiniz dimi !!!

Yok yok ben hala hırsımı alamadım buraya dökünce de içimi, yetmedi..

bu kadar saygı yoksunu insanlarımıza yazık diyorum.. acıyorum size de sizle beraber yaşamaya mahkum olan insanlara da !

Kahvaltı Keyfi..

Dün misafirlerimiz vardı Masal'ın babannesi, teyzeleri, yeğenleri hep beraber bizde kahvaltı yaptık.. Anneannemiz bizde kalıyordu zaten o yüzden soframızda kendisinin katkıları çok oldu :))

Menümüzde neler yoktu ki ama malesef hala daha resim çekmeyi unutuyorum :)

Tabak düzenimiz;

Soframız hazırlanıyor ;

Annemin tuzlusu ; yapmak isterseniz ;

1 fincan yoğurt

125gr margarin erimeyecek

1 fincan sıvı yağ

1 yumurta sarısı içine beyazı üzerine

6 tatlı kaşığı şeker

1 tatlı kaşığı tuz

kabartma tozu

susam

tüm malzemeyi yoğurup elimizle şekil verdikten sonra önce beyazına sonra susama batırıp önceden ısıtılmış fırında pişiriyoruz. Lezzet garantilidir :)

Yaz döneminde ilk defa kendimi reçele verdim ve bir sürü reçel yaptım :) Portakal reçeli (evcini' nin tarifi ile yaptım kendisine teşekkür ederim biz çok beğendik..Siz de denemek isterseniz; http://www.evcini.com/2008/02/post-1.html ) , vişne reçeli, kayısı reçeli ve nar reçeli ( bu tarz değişik şeyler konusunda güvenebildiğim ilk isim ; http://cafefernando.com/turkce/nar-receli/) ve de portakal reçelimde kullandığım portakal ve nar reçelimdeki narları bana ulaştıran sevgili Pınar hanımdan yeni aldığım Ceviz reçeli ( http://egesebzeleri.com/ipek_hanim_ciftligi/ciftlige_giris.html ) Bir de annemin yapmış olduğu enfes çilek reçelimiz vardı.. :) Bol reçelliymişiz dimi ama bu kadar reçele rağmen benim aklım Pınar hanımınn bahsetmiş olduğu Karadut reçelinde kaldı desem? Kaymağın yanında bal olmadan olmaz dimi? Bir de nutellasız kahvaltı da olmaz her nekadar çok yiyemesem de gözüm doysun :)

Peynir, zeytin , yumurta klasikleri ile birlikte Balıkesirde kasabımızın özel yaptığı sucukların son kangalını da bitirmek bu güne nasip oldu :)

Börek olarak sigara böreği ve ıspanaklı el açması börek vardı.. Sigara böreğini ben fırsat buldukça sarıp buzluğa atıyorum misafir geldiğinde çıkartıp kızartması pratik oluyor. Ispanaklı börek açabilecek kadar becerikli değilim malesef onu annem getirmişti Balıkesir' den :))

Kahvaltı sonrası atıştırmalık olsun diye portakal ağacının sitesinde gördüğüm bu tarifi yaptım ama resmini çekmeyi unutmuşum http://www.portakalagaci.com/oburcuk/2011/01/puf-pasta.html

bir de ben prtaik olsun diye annemin tavisyesi ile hazır kek kullandım 15 tane çıktı.. evde pişmiş gibi olmaz belki ama benim için gayet rahat 20dk da hazırlanan bir tatlı oldu ve çok beğenildi :)

Ve son olarak da annemin Şam tatlısı :)) Bu tarif de beğenildi çok eğer seviyorsanız denemenizi tavsiye ederim ;

2 su bardağı şeker

2 su bardağı yoğurt

5 su bardağı irmik

1 tatlı kaşığı karbonat

Bütün malzemeyi karıştırıp 180 derece ısıtılmış fırında üzeri kızarana kadar pişiriyoruz. Şerbeti ; 6 su bardağı şeker ile 5 su bardağı suyu kaynatıyoruz.. İkisi de sıcakken şerbeti tatlımızın üzerine döküyoruz.. Tatlımızın üzerine fıstık koymayı unutmayalım ;)

Tatlının da resmini son anda yakaladım o yüzden pek içime sinmedi ama yine de paylaşmak istedim..

Mmmmm sanırım menümüz bu kadar :)) Masal hanım sözkonusu olunca sohbet muhabbet eşliğinde kahvaltımızı yaptık arada ben daha önce bahsettiğim http://kirmizipanjurluev.blogspot.com/2011/01/bebek-sekeri-ve-dogum-fotograflar.html fotoğraflarımızı aldım geldim.. Slayt gösterisini izlerken gözyaşlarımızı tutamadık :) Allahım bu nasıl bir sevgiymiş bu nasıl özel bir duyguymuş.. Allah anne olmak isteyen herkese bu duyguyu yaşamayı nasip etsin diyorum ve de sevgilerimle bu postu kapatıyorum :)

Burcu

Not : Tariflerimden deneme yapar da posta yorum bırakırsanız nasıl olduğuna dair beni sevindirirsiniz :)

İrmik helvası- Cafe Fernando

Size ondan daha önce bahsetmiştim değil mi? Elimden gelse her tarifini denemek isterim.. İrmik helvasını Zeynep (abimin eşi) yapmıştı.. Eğer irmik helvasını böyle irmikleri tane tane olacak şekilde seviyorsanız buyrun derim ; http://cafefernando.com/turkce/irmik-helvasi/ 

ben yaptığımda da aynı şey olmuştu Zeynebin ki de öyle oldu biraz tane tane.. Yok eğer ben hafif yumuşak severim şekeri iyice içine çeksin diyorsanız yakında öyle bir tarif daha yayınlayacağım :)

Sevgiler,

Burcu

Brezilya fönü yıkamadan sonra..

Bu akşam saçımı yıkadıktan sonra ortaya çıkan sonuç arkadaşlar :)

Şöyle söyleyebilirim ilk günkü gibi değil tabiki yada kuaförde fön çektirmişsiniz gibi de durmuyor ama ben sadece makina ile kuruttum ve başka bişi yapmadım ortaya çıkan sonuçtan memnunum diyebilirim. Çünkü dediğim gibi benim saçlarım biraz kabarık duruyordu daha önce ve mümkün değil saçımı kurutup açık bırakıp dışarıya çıkamazdım..Artık en azından bunu yapabileceğim :)) Tahminim düzleştirici kullansam ilk günkü sonucu elde ederim. Kısacası sonuç benim için başarılı umarım düşünen arkadaşlara bir fikir olmuştur..

Sevgiler,

Burcu

Brezilya Fönü

Evet belki bebeğim daha çok küçük olduğu için sürekli topluyorum saçlarımı ama bu düz saç sevdama engel değil ki :) Aslında kıvırcık değil saçlarım, kimbilir belki öyle olsa bulaşmazdım.. daha önce iki defa perma yaptırdığımı düşünecek olursak severim ben dalgalı yada kıvırcık saçı..Ama benimki dalgası belli olmayan türden.. hatta gür oluşu nedeni ile normal bir şekilde kurutup bırakınca şekilsiz şemalsiz kabarık duran türden bir saç tipi.. Ben de uzun bir süre düşündükten sonra enazından açabileceğim zamanlarda kolaylık olur açamadığımda da derli toplu olur düşüncesi ile bugün yaptırdım saçıma Brezilya fönünü.. Kuaförümüz mahallemizin kuaförü.. Geçen haftalarda şehir fırsatları ile ilgili sitelerden birinde kampanya yapmışlardı 129 TL ye.. Ben de yoğun bir pazarlık sonucu şampuanı, bakım kremi, brezilya fönüm ve pedikürümü 200 TL üzerinden anlaştım :))

Merak edenler için saçın dibine sürülmüyor keratin bu nedenle zarar vermeyeceğine inandım ben de.. Keratin sürüldükten sonra 15-20 dk bekledik sonra düzleştirildi ve üzerine fön çekildi..yarın tekrar gideceğim ve fön çekilecek bir sonraki gün ise yıkayabileceğim.. İlk gün toka vs takmak kulak arkası yapmak vs istenmiyor ama ben bebişim nedeniyle saçım öne gelmesin diye hafifçe örttüm ön tarafımı mavi şalımla :)) Şu sıralar yakaladığımız saçı alıp ağzımıza gönderme hevesimiz var da o yüzden önlem almam gerekti..

Aşağıdaki resim saçımın bugünkü hali..Yıkandıktan sonra tekrar resimleyip yayınlarım :D

Saçımı dün kestirdim, düzleştirilince sanki ufak tefek kısalıklar varmış gibi geldi ama biraz bekliyim diyorum..Saçı beline kadar uzun olan ben için biraz daha kısaltmak zorunda kalma düşüncesi korkutucu oluyor :s

melissa melissa

Yeniyim ben blog dünyasında..çok güzel dostluklar görüyorum, paylaşımlar görüyorum, kimi yazıları okuyorum ya hakikaten de böyle bişi var dimi diyorum kimi postta bir bakıyorum biri günün kombinini fotolamış ay çok yakışmış bu da güzel duruyormuş ben de alsam mı diyorum, yada bazen sadece bir iç döküşe ortak oluyorum.. Kimi zaman yorum yazıyorum kimi zaman yorumumu yazıya dökecek zamanı bulamıyorum..

bir de böyle bir hediyeleşme etkinliği oluyormuş bu dünyada :) Sevgili pride' n hediyesi kazananı heycanlandıracak türden..Bu heyecana ben de ortak olmak istiyorum..

Sizde eğer isterseniz ; http://pridesfashion.blogspot.com/2011/01/hediye-zamanmelissa.html